tuzlamak
1. Daha fazla dayanması için peynir vb. yiyecekleri tuza yatırmak
2. Deri, et, balık vb.nin çürümemesi veya kokmaması için içine veya arasına bolca tuz dökmek"Etin erken çürümemesi için, kimseye danışmadan tuzladı, işi bitince de ağaların artırdığı etlerden yemeye koyuldu. - Eşref Ayaz"
3. ağızlardan, Hastalıklar ondan uzak olsun, kaderi rahmetli babasına benzemesin, diye yeni doğan bebeğin bedenini tuzla ovmak"Ebe, çocuğu tuzladı, göbeğini kesti, iğne ile kulaklarında küpe deliği açtı. - Reşat Enis Aygen"
4. -i, Herhangi bir şeyin üzerine tuz serpmek"Talât Kılıç, limonları soğanın, maydanozun üstüne sıktı, fırtlayan çekirdekleri çatalın ucuyla ve söylene söylene çıkardı, tuzladı, karıştırdı. - Muzaffer Buyrukçu"
5. ağızlardan, Keçilerin yalayarak tuz ihtiyacını karşılaması için kayaların üzerine tuz serpmek
6. Yara vb.nin iyileşmesi için üzerine tuz dökmek