atmak
1. nesnesiz, argo, Bilmeden, kestirerek söylemek"Bilgi yarışmasında attı ama tutturamadı. - "
2. -e, Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak"Taşı suya atmak. - "
3. -e, Bir işi ertelemek"Bu konunun tartışılmasını gelecek haftaya attılar. - "
4. Bir kimsenin ilişiğini kesmek
5. Bir yerden başka bir yere taşımak"Hazır araba varken eşyayı eve atalım. - "
6. Bir şeyi yere doğru bırakmak
7. -den, Birini terk etmek
8. -i, Değerini eksiltmek
9. nesnesiz, Herhangi bir nesnenin üzerindeki boya dağılmadan yarılmak
10. nesnesiz, Kalp, nabız vurmak, çarpmak
11. argo, Kendi istediği gizli bir yere götürmek"Gözüne kestirdiği erkeği tavlayıp resmen oraya atarmış. - Attilâ İlhan"
12. -i, Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak
13. -i, Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek"Şapka inkılabıyla fesi attık. - "
14. nesnesiz, Kurşun, gülle, ok vb. şeyleri hedefe fırlatmak"Ona üç kurşun attı, vuramadı. - "
15. -i, Patlayıcı maddelerle havaya uçurup yıkmak"Köprüyü dinamitle attılar. - "
16. Rastgele bir kenara koymak
17. nesnesiz, Sille, tokat vurmak
18. Suç vb.ni bir başkasına yüklemek"Suçu onun üzerine attılar. - "
19. -i, Sıkıntı dolayısıyla giyilen bir şeyi çıkarmak"Sıcak basınca sırtındaki ceketi attı. - "
20. nesnesiz, Top, tüfek vb. silahları patlatmak
21. nesnesiz, argo, Yalan veya abartmalı söz söylemek"Gene atmaya başladı. - "
22. -den, Yapışık olduğu yerden ayrılmak
23. -i, Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak"Pamuğu atmak. - "
24. nesnesiz, Yazılmış bir şeyi göndermek, yollamak"Mektup atmak. - "
25. -i, Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak
26. -i, Çıkarmak, dışarıya vermek"Yabancı cisimleri vücut atar. - "
27. Örtünüp korunmak için bir şeyi üzerine almak"Yahya Kemal ise onu kendi gibi bir afete vurgun birisi olarak niteledikten sonra sırtına kızıl bir şal atarak kan rengine bürünmüş bir şekilde gösterir. - Nihat Sami Banarlı"
28. nesnesiz, İp, halat, zincir gibi şeylerin bir ucunu ulaştırmak"Vapurdan iskeleye attılar. - "
29. -i, İstenilmeyen bir şeyi kendi malı olmaktan çıkarmak"Bu lüzumsuz eşyayı atmalı. - "
30. -e, İçine koymak"Mutlaka yemeklerimize biber atmayı âdet edinmişiz. - Burhan Felek"
31. nesnesiz, teklifsiz konuşmada, İçki içmek"Şimdi arzu buyrulursa dostluğumuzu takviye için şöyle bir iki kadeh atalım. - Nâzım Hikmet"