Lexicographia
Türkçe Sözlük
acemi
Arapça ʿacemī

1. sıfat, Bir işin yabancısı olan, eli işe alışmamış, bir işi beceremeyen

"Belli ki her şey, hem de en acemi tarafından, işlerin nihayetinde uydurulmuş, zekâsız mizansenlerden ibaret. - Necip Fazıl Kısakürek"

2. Bir yere, bir şeye yabancı olan

"Anlaşılan sen İstanbul'un acemisi olmalısın. - Osman Cemal Kaygılı"

3. isim, tarih, Saraya yeni alınmış cariye

"Esir olarak saraya gelen kızlar haremde acemi olarak bir süre saray terbiyesi alırlar ve saraya hizmette bulunurlardı. - Sibel Arkan"

4. İşinde, mesleğinde yeni olan, deneyimi olmayan; çaylak, çömez, toy (I), amatör

"Acemi balıkçının ağından balıklar nasıl kaçarsa sen de zamanları öyle kaçırdın. - Nâzım Hikmet"

5. mecaz, ► idmansız
Edit acemi | Türkçe Sözlük