"Kızmıştım, Keziban'a söylenecek şöyle ağır bir söz arıyordum. - Nurullah Ataç"
"Ağır kıyafeti ile muhite uymayan Canan'ın yanında, ne kadar rahat ve sadeydi. - Mithat Cemal Kuntay"
"Bu koku, en hafif rüzgârla burnu kuvvetli bir adama uzaktan kendini hissettirecek kadar ağırdır. - Falih Rıfkı Atay"
"Ağır bir yemek. - "
"Sanki ağır bir yükün altından kurtuldum. - Ömer Seyfettin"
"Cüneyt Bey sözlerini tartıyormuş gibi ağır söylüyordu. - Etem İzzet Benice"
"Ağır top. - "
"Yıllarca ağırda güreşti. - "
"Bu, on dokuz yaşında ufak tefek bir kızdı fakat otuz yaşındaki bir insandan daha ağırdı. - Halide Edip Adıvar"
"Hiçbir yerden bir ses çıkmamış, kimse bir söz söylememişti. Yalnız Yumru kendi kendine taş yerinde ağırdır dedi. - Hüseyin Nihal Atsız"
"Ağaya pek duyurmak istemeyen ağır bir sesle kulağıma eğildi. - Osman Cemal Kaygılı"
"Adam ağır adımlarla gelip masanın başına geçiyor. - Esat Mahmut Karakurt"
"Evin sofasına girer girmez kendisini ağır bir duman karşıladı. - Abbas Sayar"
"Denizcilik tarihinin en ağır sorumluluklarından birini üzerine alıyordu. - Feridun Fazıl Tülbentçi"